Ne Masal, Ne rüya
10:57Kendinizi birdenbire, küçükken yatmadan önce
annenizin/babanızın/dadımızın okuduğu inandığınız masallardan birinin içinde
buluverdiğiniz oldu mu hiç? Peki o masalların neden okunduğunu hiç düşündünüz
mü? Neden kaosun içinde değil de harikalar diyarındaydı Alice neden kaval
fareli köyün bir simgesiydi? Peki dört yaşındaki haliniz, dokuz yaşındaki davranışlarınız
hatırınızda mı Hala?
Hatırlamak isterdiniz belki ama çocuk yaşta yaşananlar pek
de akılda kalmıyor ne yazık ki. Bir de çocukluktan çıkınca, artık
hatırlayabildiğimiz halde unutmayı seçtiklerimiz var; aklı sağlam bir genç,
sonrasında da aklı sağlam yetişkinler olup da hayata devam edebilmek için.
Bazen canımızı en fazla acıtanlar en yakınlarımız oluyor;
hiç ummadığımız yerden geliyor taş ve kanatıyor. Bazen de yanı başımızda birileri acı
çekerken, gördüğümüz halde görmezlikten gelmeyi seçiyoruz; kurulu bir düzeni devam ettirmek uğruna.
Aslında acı çekenler hiçbir zaman tam olarak unutamazlar, sadece çektikleri acı
hafifler. Tıpkı sabun köpüğünün yanlışlıkla ağzınızdan içeriye girip, bıraktığı
acı tadın bir süre sonra kaybolması, ama o yanlışa her düştüğünüzde geri
gelmesi gibi.
Olur da kendinizi benzer bir masal içerisinde bulursanız bir
gün, kimin kim olduğunu hatırlamaktan korkmayın. Masalı mutlu sona götürmek
için bunu yapmanız önemli. Masal mutlu sonla biterse şayet, gönül rahatlığıyla
unutabilirsiniz.
0 yorum